DNA’nın Kozmik Fermentasyonu: İnsanlığın Atası, Işık ve Sonsuz Dönüşüm
Her şeyin özünde bir kaynak, bir yaratım kıvılcımı ve bir bilinç var. Reansuh Yuasuh’a Hidro Bio Enerji bilgeliğine göre insan, yalnızca dünya üzerinde evrim geçirmiş bir canlı değil; çok daha yüksek bir yerden, yıldızsal ve kutsal bir DNA hattından dünyaya adım atmış kozmik bir varlıktır. Onun maddesi, evrendeki en eski bilinç kıvılcımlarının, ışığın, karanlığın, nurun ve tozun birleşiminden doğmuş, bir tür fermentasyondan geçerek bugünkü haline ulaşmıştır.
Bu fermentasyon, yalnızca biyolojik bir süreç değil; atomun hafızasında kayıtlı olan yaratım kodlarının, bilinmeyen yüksek uygarlıklardan gelen ışık-soylarının insan genetiğine eklenmesiyle oluşmuştur. Çünkü hiçbir canlı, DNA aktarımı olmadan var olamaz. Ve insan da yalnızca yeryüzünün değil, aynı zamanda göğün, yıldızların, diğer gezegenlerin ve bilinmeyen boyutların DNA’sını taşır. Kadim tabletler, kutsal yazıtlar, taşlara kazınmış semboller ve göksel varlıklarla yapılan tüm temaslar, insanın kökeninin dünyadan daha ötede başladığını işaret eder.
Bugün ilk dedemizin ya da ilk büyük annemizin kim olduğunu bile bilmezken, bin yıl sonranın insanı bizleri dahi tanımayacak bir formda olacaktır. Çünkü insan DNA’sı sabit değil, devinim halindedir. Her yeni çağda, her yeni frekansta, insanlık hem dış görüntüsünü hem iç ayarlarını, hem ruhsal potansiyelini hem fiziksel kapasitesini değiştirir. İşte bu dönüşüm, tıpkı fermantasyon gibi, evrimleşen ve içeriğine yeni elementler, kimyasallar, ışıklar eklenen bir süreçtir.
İnsan, melez bir varlıktır. Çift sarmal DNA yapısı, iki farklı soyun birleşimidir. Biri cin soyundan gelen bilinmeyen enerji formlarının titreşimiyle, diğeri ise dünya üzerindeki et ve kemik formunun birleşimiyle oluşur. Bu nedenle insan her çağda, farklı DNA segmentlerinin aktive olmasıyla ya ışığa, nura ve yükselişe doğru evrilir ya da karanlık, yozlaşma ve düşük frekansa doğru yönelir. Bu onun doğasında vardır çünkü içinde hem sonsuzluk kodları hem de yok oluş ihtimali taşır.
Bu kozmik gerçekliğin ardında elbette ki bir yaratıcı vardır. Kaynağın kendisi, her şeyi başlatan, her şeyi bilende mevcuttur. O, sayısız boyut yaratabilecek kudrette, her an yeni bir varlık şekillendiren, atomu bilinçle harekete geçiren sonsuz kudrettir. Onun kudretiyle her şey hareket hâlindedir, hiç durmadan. Tıpkı insan DNA’sı gibi; durmaz, sabitlenmez, hep yeniden yazılır.
İşte bu yüzden insan olmak, sadece bir beden taşımak değil; evrenin hafızasını iliklerinde taşımak, yıldız tozundan şekillenen köklerini hatırlamak ve kendi ruhsal tekâmülüne tanıklık etmektir. Koca kâinat, bir an bile durmaksızın yaratım halindedir. Her şey birleşir, çözülür, yeniden şekillenir. Çünkü her şey; enerjidir, atomdur ve bilinçtir.
🌟
Altun Arzuela Kanat Çiçek
Reansuh Yuasuh’a Hidro Bio Enerji Bilgeliği
