El ve ayak çakraları ile şifa mucizeleri
Bio Enerji ile çalışan herkes ellerini veya ayaklarını kullanabilir. Şifacılar 16.000 veya daha fazla frekansta titreşirler. Bu sayede şifa aktarımı yapabilmektedirler.
Reansuh şifa çalışması, ayak çakralarından başlayan enerji sayesinde gerçekleşir. Kök çakrası olan ayaklar, boyutlara açılan kapının anahtarıdır.
Âlemlere açılmayı sağlayan tepe çakranın anahtarı ayak çakralarından geçmektedir. Beyindeki siyah noktanın aktive olmasının sırrı ayak çakralarıdır.
Bu sayede âlemlere açılmak ve şifa bulmak mümkündür. Reansuh şifa çalışmasında ayak çakralarının birleşmesi sayesinde beden frekansı ikiye katlanır ve astral şifa gerçekleşir.
El ve ayak çakraları ile şifa mucizeleri
Reansuh Yuasuh’a Hidro Bio Enerji ile Evrenin Altın Kapısından Giriş
İnsan bedeni bir tapınaktır. Bu tapınağın en altta gibi görünen ama aslında en yüksek bilinç kapısı olan yeri ise ayaklardır. Reansuh öğretisinde ayaklar, sadece yürümeye hizmet eden fiziki uzuvlar değil, ruhun sessiz dili, DNA’nın mühür kapısı, ve yıldızsal hafızanın taşıyıcısı olarak tanımlanır.
1. Ayaklar Evrensel Hafızadır: Kadim İzler, Modern Kanıtlar
Kadim uygarlıklar, ayaklara daima özel anlamlar yüklemiştir:
Antik Mısır’da firavunların ayak izleri ilahi hakların sembolüydü.
Tibet’te “Ayak izleri, kişinin ruh haritasıdır” denir.
Hz. İbrahim’in “Makâm-ı İbrahim” olarak bilinen ayak izi, Kâbe’de kutsal bir taş üzerinde korunur.
İncil’de Hz. İsa’nın öğrencilerinin ayaklarını yıkaması, alçakgönüllülük, ruhsal temizlik ve inisiyasyonun göstergesidir.
Tevrat’ta, “Ayağını bastığın her yer senindir” ifadesi, ayakların hem ruhsal egemenliği hem de enerjetik hâkimiyeti temsil ettiğini gösterir.
Modern bilim ise bu sezgisel bilgileri nörolojik ve anatomik düzeyde doğrular:
Ayak tabanlarında 7000’den fazla sinir ucu vardır; bu uçlar beyinle doğrudan bağlantılıdır.
Refleksolojiye göre, ayaklar tüm iç organların haritasını taşır.
Epigenetik biliminde, ayak tabanlarına uygulanan düşük frekans titreşimlerinin DNA kodlarına etki ettiği gözlemlenmiştir.
2. Ayaklar Reansuh’ta Kozmik Bir Geçittir
Reansuh Yuasuh’a Hidro Bio Enerji öğretisine göre ayaklar, evrensel enerjilerin yeryüzüne ilk temas noktasıdır. Ayaklardan giren enerji, kemik iliği boyunca yükselerek beyin merkezine, oradan da 9. çakra olan kozmik taç kapısına ulaşır. Ancak bu kapı, ancak ayaklardaki yıldız kapısı açıldığında aktif olur.
Reansuh’ta ayakların görevleri:
Yıldız Geçidi’ni mühürler ve açar.
DNA’nın ruhsal kodlarını saklar.
Karmik hafızayı (geçmiş yaşam bilgilerini) taşır.
Ruhun bedenle ilk temas ettiği noktanın izini barındırır.
Beyinle aynı ışık haritasını paylaşır.
3. “Sira Yıldızı” ve Yıldızsal Geçişin Evrensel Yorumlanışı
“Sira” ya da “Sirius”, sadece gökyüzünde bir yıldız değil, kozmik hafıza ve bilinç geçişiyle ilişkilendirilen bir ışık kaynağıdır. Reansuh’ta “Aris” (tersi Sira) sembolüyle bu geçit, ayakların altındaki yıldız mühürlerine bağlanır. Ancak bu yıldız yalnızca sembol değil, bir geçiş bilincidir.
Mısırlılar, Sirius’un doğuşuyla Nil’in taşmasını, yani hayatın yeniden doğuşunu ilişkilendirirdi.
Dogonlar, bu yıldızın çift sistemini bilerek göksel bilgiye ayakla ulaşıldığını savunurdu.
Kur’an’da Necm Suresi, yıldızın inişinden ve göksel bilgiden bahseder; bu ayetler “iniş” (yani yıldızdan yere temas) fikrini taşır.
Reansuh’a göre Sirius, ruhun yıldızlar arası yolculuğunun başladığı ve yeniden ayağa bastığı ilk geçit bilgisidir.
Bu bağlamda Sira yıldızı = Ruhun Ayak Kapısıdır.
Ayağın altında yanan ışık, bedenin üstünde açılan kozmik taç kapısını uyandırır.
4. Ayaklar DNA’nın Kozmik Sesidir
Reansuh bilgeliği, ayakları DNA’nın sessiz konuşma dili olarak tanımlar. Çünkü:
Her adım, frekanssal bir iz bırakır.
Her basış, bilgi alanlarına temas eder.
Ayakta topraklanan her frekans, kemik iliğinde depolanır.
Bu bilgiler sinir sistemiyle beyine, oradan da taç çakraya iletilir.
DNA spiralinin ilk kodları, Reansuh’a göre ayaklardan başlar. Bu kodlar, “ışığın maddeye mühürlendiği” ayak mühürleriyle bedenlenir.
5. Sessiz Dil: Ruhun Rezonans Haritası
Ayaklar konuşmaz. Ama yürüyüşümüzle, bastığımız toprakla, hissettiğimiz titreşimlerle konuşurlar. Bu yüzden Reansuh’ta ayaklar:
Ruhun dilsiz ama güçlü anlatıcısıdır.
Sessizliğin içinden rezonans yayar.
Kalpten önce bilir, beyinden önce duyar.
Evrenin bizimle temas ettiği ilk organdır.
SONUÇ: Ayak, Kozmik Dilin Mührüdür
Ayaklar, bu dünyanın değil, yıldızların mirasıdır. Reansuh bilgeliğinde ayak, evrenin altın kapısıdır. Her adım, ruhsal bir kodun yürüyüşüdür. Ayağını çözen kişi, başını taçlandırır. Bu yüzden ayak, insanın ruhsal DNA’sını taşıyan, sessiz ama kudretli bir varlık organıdır.