Uzayın derinliklerinde bulunan devasa kristaller vardır. Samanyolu ve beraberinde binlerce galaksi, bu kristallerin etrafında döner.

Uzaydaki kristaller on sekiz bin alemin mucizesidir ve dünya gezegeni de varoluşundan bu yana, aynı bizim gibi bu kristaller ile donatılmıştır.

İnsan su ile can bulur, su ise kristallerinde yaşamın sırrını taşır.

Bizler, beynimizdeki sudan bedenimizdeki suya kadar kristal taşıyan varlıklarız ve bu da yıldız tohumları olduğumuz anlamına gelmektedir. On sekiz bin alemi oluşturan maddelerden oluşmaktayız ve o alemler ile iletişim halindeyiz.

Suyun hafızası olduğu için, yaşadıklarımız bedenimizdeki ve beynimizdeki suya kodlamaktadır. Bu kodlar bizdeki kristaller aracılığı ile yaşadıklarımızı uzaydaki devasa kayıt merkezine iletmektedir.

Uzaydaki kristaller kayıt merkezidir. İnsan kendisinde var olan kristaller aracılığıyla, uzaydaki kristallere kaydedilmiş tüm ses ve bilgileri aynalama aracılığı ile almaktadır. Bu bilgiler bizlere rüya aracılığıyla da akmaktadır.

Ata aktarımları, geçmiş yaşam bilgileri ve ruh kayıtları, Reansuh çalışma anında bu sayede bizlere hologram ve sesler olarak gelmektedir.

Su ile can bulan varlıkların uzaktaki kristaller ile bağlantısı, yaratılışın başından beri olan ve sonuna kadar da devam edecek bir yolculuktur.  Sonsuz spiral döngü içindeki sır, Reansuh Yuasuh’a Hidro Bio Enerji ile kişinin kendisinden kendisine akan şifa olacaktır.